Nurların NurunaEy gönül bahçemin gülü! Kızgın çöllerimle geldim ab-ı hayat kevserine. Hasretimle, vuslatımla, yitirmediğim umutlarımla... Hani pencereme yaslanan hasretin, yüreğime çöreklenen özlemin ve nerdesin ey gönülden hissettiğim. Sevdam sana, hasretim sana, yüreğim sana... Vuslat bitsin artık can sana feda. Uzak mesafelerden ellerimi açarak koşuyorum sana. Gece sabahtan, Mecnun Leyla'dan uzakta. Can Canan'dan uzakta... Hasret yakar, özlem ağlar, sevdan dağlar yüreğimi. Gül sevdayla sevdim seni. Canan için candan geçmeyi.. Aşkın için ölmeyi. Ölmeyi ve vuslatınla gülmeyi.. Benden öte bir benle, hasretin dillenir tüm alemde. Bir gül açar gönlümde gül yüzüne hasret.
Ey can, Ey sultan! Derdime derman, acıma amansın. Sen bana ben kadar yakınsın. Avuçlarımda büyüyen duasın. Alev renkli bir goncasın gönülde. Sevdikçe özlenen, özlendikçe sevilensin. Sevdanla dokuduğum muhabbet bağrımı deldi. Vuslatın ki aşıkları avutmaya yetti. Söyle Ey sevgili, goncalar hasretinle mi katmerleşir. Yoksa senin hicranınla terennüm edilen selam, onun için mi güzeldir. Söyle güllerin goncası! Fidanlar aşkınla mı meyveye durur. Nazenin kökler senin için mi taşları, kayaları parçalayarak doğar gün yüzüne.
Ey Gül-i Rana ... Gönül seninle bir başka.. Rüzgar sesini muştulasa, sözlerin serap olsa da dinse yangınım.
Söyle Bir tanem! Davan yolunda aşkınla mı feda edilir canlar. Aşıklar sinesine nakış nakış seni mi işler? Bülbül seni sevdiği için mi gülü özler? Canım, Cananım, can seni özler. Yaralı gönlüme deva bildiğim bakışlarını gönderirken, kavgaların ortasında yalnız kaldığım anlar, deli karanlıkta ışığım olasın diye; daima gül bildiğim sevgiyle geldim sevgine.. Aşkın alevli yollarından geçerken, yüreğimin ateşine serap olasın diye, derde derman dilenmeye geldim...
Sevdan büyür içimde. Ey aşk! Ey sevda... Şöyle buyurmuştun vefat döşeğinde" Ey insanlar! Biliniz ki, ben sizden önce gidecek, sizi bekleyeceğim. Sizde gelip bana kavuşacaksınız. Buluşacağımız yer " Havz-ı Kevser başıdır. "
Bizi bırakma Ey Can. Bizi ayırma Can'dan. bu can sana hayran...Mevla’mın Habibi, Mekke'nin yetimi.. Bir garibim perişan. Ey şifam! Beni de al sancağına. Beni de al yanına. Binlerce can gelsin canıma, hepsi feda olsun Ey sultan senin yoluna.. İnci inci seni diziyor bu yürek. Tüm güzelliklerde senin kokun var. Sevgin kalbimden dökülür, sözcükler yetersiz... Söz ki kifayetsiz. Ve sözün bittiği an. Her şey suskun. Tüm manaların yücesinden adın anılıyor.. "Muhammed(s.a.v)... Mevlana’ca konuşmalıyım. Titreyen bir gönülle, güller gibi dilsiz ve dudaksız.. Ben susmalıyım artık, çağlayan sevdanla ruhum konuşmalı....
Muradıma ermedikçe, yarama yok derman,
Sermayem sevgim, devam gül cemalindir vesselam... SARA BULDAĞ